İSTANBUL (AA) - Sergi, tarihin en uzun süreli işgallerinden birine karşı tutumunu, sanatın diliyle haykıran bir manifesto niteliği taşımayı amaçlıyor.
Hüsnühat, tezhip, ebru ve minyatür sanatlarından eserlere yer verilen serginin küratörlüğünü Meryem Veli üstlendi.
Sergiye ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulunan Veli, serginin hazırlık sürecinin bir yıl sürdüğünü belirterek, "Sergide 47 sanatçımız var. 65 eserle çıktık. Filistin'den 2 sanatçımız da sergimize iştirak etti. Onların gelme süreçleri zorluydu. Sergimizin ismi Sadakat. Sadakat ismini bu sergiye çok yakıştırdık. Filistin'den gelen sanatçılarımız ile Türkiye'de onlar için emeklerini, göz nurlarını akıtan sanatçıların, beraber bir oluşum içinde olmaları, bir fikrin altında toplanmaları bizim için çok kıymetliydi. Sanırım bu sadakatin özü." dedi.
"Sanat ölmezse insanlık yaşar"
Veli, sergide hüsnühat, tezhip ve minyatür eserlerin yer aldığına değinerek, "Bizim burada anlatmaya çalıştığımız Filistinli kardeşlerimizle el ele vermek ama biz bunu sanatın zarif formlarıyla bir araya getirdik. 'Sanat ölmezse insanlık yaşar' diye düşündük. Bunun aktarımı yıllarca devam edecek. Bu yüzden sanatı seçtik." şeklinde konuştu.
Gazze'den sergi için mektuplar geldiğini aktaran Veli, böylece gerçekle daha çok yaklaştıklarını dile getirdi. Veli, sosyal medya ve televizyon haberlerinden yaşananları takip ettiklerini ancak gelen mektuplarla gerçeklerle yüzleştiklerini, böylece daha gür bir sesle bunu duyurmak istediklerini vurguladı.
Meryem Veli, çocukları da dahil etmenin önemine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Burada bize destek veren kurumlar oldu. Komorebi Çocuk Yayınevi'nden çok güzel destekler aldık. Evini Özleyen Anahtar kitabının çizeri Kübra Ceylan'dan kitabın orijinal resimlerini aldık. Umut Evi İstanbul Derneği çocuklara bizim için resimler yaptırdı. Biliyorsunuz onlar devlet himayesindeki yetim çocuklar. Bir yetim çocuğun diğer yetim çocukla el ele vermesi bizim için çok kıymetliydi. Bu çok özel bir andı. Onlar için harita masa tasarladık. Yönergeleri var. Küçük bir Filistin pasaportu tasarladık. Çocuklar çok mutlu oluyor."
"Bu sergi bir iyilik hareketiydi"
Serginin bir gönül işi olduğunu aktaran Veli, "Bu sergi bir iyilik hareketiydi. El veren herkese müteşekkiriz. Elimizden geldiği kadar temsil etmeye gayret ettik. Zeytin ağaçlarımız dahi bize hediye. Hatta bazen üzerindeki anahtarları soruyorlar. Onlar sergimizin bir parçası. Onlar bir bağlılığın, sadakatin örneği. Filistinli kardeşlerimiz evlerinden zorla çıkartılıyorlar ama anahtarlarını boyunlarına asıp gidiyorlar. Belki 50 yıl evlerine geri dönemiyorlar ama anahtarlarına sadık bir şekilde devam ediyorlar. Biz de o umudu burada temsil etmek istedik. Zeytin ağacıyla birleştirdik. Çünkü zeytin ağacının köklerine güveniyoruz." ifadelerini kullandı.
Veli, sergideki eser satışından elde edilecek gelirin Filistin Vakfı aracılığıyla Filistin halkına bağışlanacağını sözlerine ekledi.
Kreatif direktörlüğünü H. Gülnihal Aydın'ın üstlendiği sergi, Milli Saraylar Başkanlığı, İbn Haldun Üniversitesi, Filistin Vakfı ve Albaraka Türk'ün katkılarıyla hazırlandı.
Sergiye eser bağışlayan sanatçılar arasında Ferhat Kurlu, İsmail Hakkı Gurbetçi, Mustafa Cemil Efe, Sadrettin Özçimi, Selim Sağlam, Nilüfer Kurfeyz, Zehra Akdeniz, Şevval Çağıran, Sümeyye Bayırsokak ve Zeynep Tuğ yer alıyor.
Sergi 17 Mayıs'a kadar ziyarete açık olacak.
Muhabir: Özlem Limon
