Tarih: 22.06.2025 14:25

İsrailliler, ülkelerinin Gazze ve Lübnan'da yol açtığı yıkımın benzerini Tel Aviv'de görüyor

Facebook Twitter Linked-in

KUDÜS (AA) - İsrail'in İran'a 13 Haziran'da başlayan saldırılarıyla İran'dan İsrail'e balistik füze ve insansız hava aracı (İHA) misillemelerinin odak noktasında başkent Tel Aviv yer alıyor.

Tel Aviv'de yeme, içme mekanları genellikle kapalı. Saldırı sirenlerinin çalmasıyla insanlar sığınaklara akın ediyor. İran'dan atılan füzelerin bazıları Tel Aviv kentine isabet etti.

İsrailliler, füzelerin isabet ettiği noktalara gelip yıkımı inceliyor, cep telefonlarıyla görüntüleri kaydediyor.

"Şiddet döngüsü sonucunda buradaki yıkım kaçınılmaz"

AA muhabirine konuşan Tel Aviv sakini İsrailliler, İran'dan atılan füze nedeniyle hayatlarının değiştiğini, İsrail'in bölgede düzenlediği saldırıların, kentlerine döndüğünü anlatıyor.

Tel Aviv'de İran füzesinin isabet ettiği noktadaki yıkımı izleyen Albert Suissa, "şiddet döngüsü sonucu buradaki yıkımın kaçınılmaz olduğuna" işaret etti.

İsrailli Suissa, "Gazze unutuldu ama bu manzarayı görünce insan orayı da hatırlıyor." dedi.

Suissa, İran'dan atılan balistik füzenin Tel Aviv'in merkezinde sembol bir yere isabet ettiğini belirterek şunları kaydetti:

"Buradaki insanlar şok içinde. Bir yandan bu resimlerin aynısını Beyrut, Gazze ve diğer yerlerde gördüler. Dünyanın her yerinde bomba düştüğünde, her ev aynı görünüyor. Aynı şekilde, cesetler, yaralar hep benzer görünüyor.

İnsanlar bunu nasıl görmüyor anlamıyorum? Başka yerleri yıktıktan sonra bu afetin burada da olmayacağını nasıl düşünüyor? Buradaki manzara (İsrail'in saldırılarının) aynası gibi hatta aynadaki görüntü aksine buradaki gerçek."

İsrail'de "mutlak zafer söylemi"

Tel Aviv'deki yıkımı görünce içinden gülümsediğini aktaran Suissa, "Karşılığını görmeden başka yerlerde yıkım yapamazsın. Kural bu. Kimsenin bu gerçekten kaçamadığını görmek güzel, bunu gördüğümde gülümsüyorum." ifadesini kullandı.

İsrail toplumunda "barış, anlaşma, siyaset" kavramlarının konuşulmadığına dikkati çeken Suissa, "İsrail'de sürekli 'tam zafer' söylemi zikrediliyor. Tam zafer, içeride bir yıkım anlamına geliyor. Bize Tahran'da olanlar anlatılıyor ama bu bir şiddet döngüsü. Aynı yıkımın sana gelmesi demek. Gazze'den haber alamıyorsan şimdi Gazze'yi burada görüyorsun." dedi.

Suissa, yaşananlar karşısında endişelenmediğini anlatarak şunları kaydetti:

"Bu ülkenin sürekli yıkım döngüsünde olacağını uzun süredir biliyordum. Lübnan (1982'de) savaşında askerdim, ondan önce askeri ve milliyetçi bir eğitim aldım. Bize sürekli kılıçla yaşama fikri öğretildi.

Ben endişeli değilim, çünkü böyle devam ederse, aynı yıkım burada da olacak. 'Tam zafer' diye uğraşırsan o yıkım buraya gelecek. Bu bizim kültürümüz, hep savaş."

"Hayatım tamamen değişti"

Tel Aviv'de sirenler çaldığı sırada bir otelin altındaki sığınağa giren psikolog Sait Mizrahi, İran'ın Tel Aviv vatandaşlarına yayımladığı tahliye emirleri ve saldırı tehditlerinin "korkutucu olduğunu" söyledi.

Tel Aviv'in son dönemde "en ağır şekilde saldırıya uğradığını" belirten Mizrahi, "Hayatım tamamıyla değişti. Kliniğime gitmektense uzaktan internetten hastalarımla görüşüyorum. Dairemde kalmaktansa otele yerleştim." diye konuştu.

Mizrahi, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten itibaren bölgede saldırılarına devam etmesine ilişkin de şunları ifade etti:

"Bir an önce müzakereler başlamalı. Avrupalı ülkeler, ABD ve belki de Rusya, (İsrail Başbakanı) Binyamin Netanyahu ile bu durumu kontrol altına almalı, bu tehdidi sonlandırmalı.

Bu sadece İsrail'e yönelik bir tehdit değil tüm dünya, Orta Doğu, Avrupa, ABD tehdit altında. Bizler bir kum tanesiyiz."


Muhabir: Enes Canlı




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-H1BEN5KZ8N